BP Türkiye’den neden çekildi?

İngiliz petrol şirketi BP, 111 yıldır bulunduğu Türkiye’den çekilme kararı aldı. Bunu anlamak için Türkiye’nin BP için önemini bilmemiz gerekiyor.

Çünkü BP varlığını bize yani topraklarımıza borçlu. Nasıl mı?120 yıl önce dünya gözünü, Osmanlı’daki zengin petrol kaynaklarına çevirince, Sultan Abdulhamid Musul ve Bağdat’taki petrol arazilerini kendi hazinesine geçirdi ve olası bir savaşta kaybedilmesini önlemek istedi.Ancak İngilizler mason güdümlü İttihatçıları kullanıp 1908’de Sultan Abdulhamid’i devirince ittihatçıların ilk işi bu toprakları sultanın hazinesinden çıkarmak oldu.Böylece 1910 yılında Türk Petrol Şirketi adında bir şirket kuruldu ama ismine aldanmayın, çünkü şirketin Türklerle alakası yoktu.

Şirketin hissedarları Yahudi Ernest Kassel’in kurduğu Türkiye Ulusal Bankası, Ermeni işadamı Kaloust Gülbenkian, Alman Deutsch Bank ve Hollandalı petrol şirketi Shell’di.İngiliz Hükümetine ait daha sonra BP adını alacak olan İngiliz-İran petrol şirketi de Türk petrol şirketine yani Osmanlı petrolüne ortak olmak istemişti.İsteyen İngilizler olunca pastanın yarısını almaları zor olmadı.Bu sırada bize öğretilen dünya tarihini baştan yazdıracak bir bilgi vereyim.

Bize 1.Dünya Savaşı’nın, Avusturya prensinin öldürülmesiyle başladığı öğretildi. Ama aynı gün daha önemli bir olay olmuştu. Osmanlı Sadrazamı Said Halim Paşa, aynı gün yazdığı mektupta Osmanlı petrollerini çıkarma imtiyazını adı Türk ama kendi Türk olmayan petrol şirketine verdiğini açıkladı.

İngilizlerin kendilerine 100 yıllık zenginlik verecek Osmanlı petrollerini Almanlarla paylaşma niyeti yoktu.Bu yüzden Almanya’ya savaş ilan ettiler ve Almanların Türk Petrol Şirketindeki varlıklarına el koydular.Sonrası malum, bir damla petrole bir damla kandan daha fazla değer veren İngilizler, Osmanlıyı parçaladı ve bütün petrol bölgelerini ele geçirdiler.

İşte 111 yıldır bizden çaldıkları petrolü bize satan BP, Türkiye’deki petrol istasyonlarını Petrol Ofisi’ne devredip Türkiye’den çekilme kararı aldı.BP Türkiye’deki 770 istasyonunu Petrol Ofisi’ne devredecek ama sanılanın aksine Petrol Ofisi yerli bir şirket değil, 2017 yılında dünya enerji devi Vitol şirketine satıldı.Vitol çok bilinmese de dünyanın en büyük enerji ticaretini yapan şirket.

Hatta şirket tek başına dünya petrol tüketiminde, ABD, Çin ve Hindistan’dan sonra 4. sırada geliyor.Vitol yaptığı milyar dolarlık anlaşmaları Rothschild ailesinin finansal danışmanlığında yapıyor.Bu yılın başında İsrail, tarihindeki ilk petrol ihracatı için Vitol ile anlaşmıştı. Yani Vitol, Avrupa’ya taşınacak Doğu Akdeniz enerji kaynaklarından da pay kapmaya çalışan bir şirket:Ve Vitol’ün başkanı Türkiye’deki devirle ilgili, genç nüfusu ve büyüme potansiyeliyle Türkiye’nin geleceğine inanıyoruz açıklamasını yaptı.

Yani bazılarının iddia ettiği gibi BP Türkiye’nin ekonomik geleceğini karanlık gördüğü için çekilmiyor.O halde BP Türkiye’den neden çekilmiş olabilir? Bunun bir kısa bir de uzun vadeli iki sebebi olabilir. İsrail Filistin’de soykırım yaparken, buna ses çıkartmamaları için İngiliz BP ve bazı ülklerin şirketlerine doğal gaz keşfi için lisans vermişti.Aynı zamanda İngiltere Başbakanı Rishi Sunak’ın eşinin, BP’den milyar dolarlık iş alan Hintli Infosys şirketinin varisi olduğu ortaya çıkmıştı.

İngilizler kendilerine verilen bu rüşvetlerden dolayı Filistindeki katliama sadece sessiz kalmıyor aynı zamanda İsrail’in saldırılarını sonuna kadar destekliyorlar.Belki de bu yüzden İngiltere başbakanı Rishi Sunak destek için gittiği İsrail cumhurbaşkanına, kendinizi savunmak sadece hakkınız değil aynı zamanda göreviniz demişti.”

İsrail’e destek veren şirketlere yapılan boykot caydırıcı olmalı ki gelecekte İsrail ile daha büyük işler yapmayı planlayan BP, Türkiye pazarında kalmak istememiş olabilir.Uzun vadeli sebep de küresel şirketlerin gelecek planlarıyla ilgili. Çünkü küresel şirketler, dünya üzerindeki hakimyetlerini artırmak için iklim krizini bahane ederek bütün enerji sistemlerini ve mevcut kapitalizmi dönüştürmeye çalışıyorlar.

Örneğin bugün yayınlanan iki habere göre, BP yenilenebilir enerji üretmek için Avustralyada yeşil hidrojen, Japonya’da da rüzgar enerjisi yatırımları planlıyor.Aynı şekilde BP’nin Türkiye’de istasyonlarını devrettiği Vitol de iklim krizini bahane ederek petrol gibi fosil yakıtlardan uzaklaşacağını ve daha çok yenilenebilir enerjiye yatırım yapacaklarını söylüyor.

120 yıl önce petrol için Osmanlı imparatorluğunu parçalayan ve milyonlarca insanı öldürenler, 111 yıldır öldürdükleri insanların torunlarına, dedelerinden çaldıkları petrolü parayla satanlar, 75 yıldır musluklarından akan petrolü, akıttıkları masum kanında kıymetli görenler; dünyayı insanlığı ya da doğayı umursamıyorlar.

Onların tek umursadıkları, değişen dünyada yeni üretim araçlarının ve enerji kaynaklarının yine tek sahibi olabilmek.Bu yüzden yakında size “iklim krizi”nden bahsedecek ve fedakarlıklar yapmanızı isteyecekler. O zaman geldiğinde tek yapmanız gereken, ikiyüzlülüklerini suratlarına çarpmak olacaktır.